Gumboro Hastalığı, infeksiyöz bursal hastalık olarak da geçen, etkeni bir Birnavirus türüdür. IBD virüsünün antijenik yönden farklı iki serotipi vardır. Serotip I ve SerotipII. Tavuklar için patojenik olanlar Serotip I’de yer alırlar. Serotip II tavuklar için patojen değildir. Serotip I içindeki suşlara standart suşlar denilir. Ayrıca bunlardan başka ABD’de variant suşlar mevcuttur. Türkiye’de Gumboro virusu very (çok) virulent bir virustur.

Gumboro Hastalığı Hakkında

Civciv ve piliçlerin akut seyirli, çok bulaşıcı bir hastalığı olup, sulu ishal ve Bursa Fabricius (BF) ’un büyümesi ile karakterizedir. Hindiler duyarlı olmasına karşın klinik semptomlar çok az görülür. Mortalite, genellikle %5-30 arasındadır, ancak very virülent IBD virüsü enfeksiyonunda %60’ a ulaşır.

İmmuno supresyon yani bağışıklık sistemi baskılanması hastalıkta en önemli problemdir. Erken yaşta IBD geçiren hayvanlar ciddi ve uzun süreli bir immunosupresyona uğrarlar. Hayvanlar antikor üretemedikleri için birçok hastalığa karşı açık durumdadır.

Gumboro Oluşumu ve Seyri

Enfeksiyondan, daha ziyade, genç hayvanlar (2-15 haftalık) etkilenir ve özellikle, hastalık daha çok 3-6 haftalık hayvanlarda görülür. Virüs horizontal yolla bulaşır. Ayrıca kontamine yiyecekler, altlık ve ekipmanda önemli kontaminasyon kaynağıdır.

Hastalığın inkübasyon periyodu 3-4 gündür. Ölümler genellikle 2.günde başlar ve 7.günde durur. Hastalığın şiddeti, hayvanın yaşı, virusun virulansı ve hayvanlardaki antikor seviyesine göre değişir. Bursa fabrisius tahribatı nedeniyle bağışıklık sistemi çalışamaz.

Klinik Semptomlar ve Tanı

Gomboro ’nun klasik semptomları ateş, kendi kuyruklarını gagalama, ishal ve bursa fabrisius ’da büyüme ve ödemdir. Sulu ishal nedeniyle hayvanın arkası kirlidir. Vücut tüyleri karışık bir haldedir. BF normalden iki kat büyümüştür. BF ile beraber timus ve dalakta etkilenir. 7’inci günden sonra iyileşenler yavaş yavaş eski halini alır.

Hastalığın seyrinde BF’de şu gelişmeler yaşanır. Önce beyazımsı bursa büyür, sonra kanlanmaya başlar, daha sonra sarı jelatin bir yapı kaplar ve bir müddet sonra renksiz beyaz bir görünüş alarak atrofiye olur. 2 haftalık civcivlerde görülen subklinik gumboro, atrofik bursa ile karakterizedir.

Otopsideki diğer bulgular ise; ölenlerin göğüs kasları koyu renktedir, bacak ve göğüs kaslarında kanamalar vardır. Ön midede kanamalar görülür. Barsaklar mukoz biri çerikle doludur. Karaciğer soluk renktedir. Kesin teşhis laboratuvar testleriyle yapılır.

Gumboro’da Bağışıklık

Maternal antikorların miktarının bilinmesi aktif bağıklık için şarttır. Maternal antikorlar Agar jel presipitasyon testi (AGPT), Virüs nötralizasyon (VN) ve ELİSA ile ölçülmektedir. Ancak en hassas test VN testidir. ELİSA testi pratik ve rutin kullanılabilirliğine karşın sonuçları korunma için kesin gösterge olamaz. Çünkü yüksek titreleri bazen korumadığı gibi, antikor varlığını yok gösterdiği durumlarda da hayvanlar hastalığa karşı dirençli olabilmektedir. ELİSA testi serotip 1 ve 2 ye karşı oluşan antikorları ayırt edemez.

Aktif bağışıklık için canlı ve inaktif aşılar kullanılır. Pratikte kullanılan aşı suşları patojenitelerine göre 3 kısma ayrılmaktadır;

Mild (hafif) suşlar, İntermediate (orta şiddetli) suşlar, Hot (şiddetli) suşlar

Bugün canlı aşılamada intermediate suşlar tercih edilmektedir. İnaktif aşılardan bursal kökenli olanlar embriyo ve doku kültürü kökenlilere göre daha uzun süreli ve homojen bir bağışıklık oluştururlar.

Gumboro Aşılamalarında Başarısızlık Nedenleri

Damızlık sürülerde antikor titresinin bireysel olarak büyük farklılıklar göstermesi (variasyonu)
Farklı kümeslerdeki sürüler arasındaki titre varyasyonu nedeniyle civcivlerin antikor titreleri arasındaki değişkenlik
Aşılama zamanının doğru ayarlanamaması
Intermediate aşıyla aşılamaya rağmen sahada çok güçlü patojen etkenin varlığı halinde aşı virusunda daha önce etkiyip maternal antikorları kırarak hastalanmaya yol açması.

Acil Durumlar İçin Telefon:        0216 415 9501