Kedi ve köpeklerde aşı takvimi nasıl olmalı…

Yavru kedi / köpek aşıları ne sıklıkta yapılmalı..

Yavrulara hangi aşılar yapılmalı..

Kedilere her yıl aşı yaptırmak gerekir mi…

Köpeklere kaç yaşına kadar aşı yapılmalı…

Kedilerde aşı kanser yapar mı…

Bir seferde çok aşı yapıldı acaba ağır gelir mi…

Köpeğim aşılı olduğu halde kanlı ishal oldu…

Kedim aşıdan sonra hasta oldu yanlış aşı mı yapıldı…

Arkadaşımın köpeğine daha farklı bir aşı programı uygulanmış, acaba hangisi doğru…

Benim kedime daha az/fazla sayıda aşı yapıldı, hekimimiz yanlış mı yaptı…

….. Bunlar ve daha pekçok sorunun cevabı için “WSAVA Kedi Köpek Aşıları ve Aşılama Klavuzu 2016” ‘da mevcut.

Sizler için Sorumlu Veteriner Hekimimiz A. Ceren SÖKMEN tarafından, “Dünya Küçük Hayvan Veteriner Hekimliği Birliği (WSAVA) ‘ne bağlı Aşılama Kuralları Grubu (VGG) yayını “KÖPEK VE KEDİLER İÇİN AŞILAMA KILAVUZU 2016 (GUIDELINES FOR THE VACCINATION OF DOGS AND CATS 2016) ‘dan Türkçe ‘ye çevrildi.” 

 

AŞI ÜRÜNLERİ İLE İLGİLİ GERÇEKLER

 

1. MLV (Modifiye Canlı Virüs) aşılar yabani veya egzotik hayvanlara uygulanabilir mi?

Hayır. Bu aşılar yabani ve egzotik hayvanlarda anafilaktik şoka neden olabileceğinden prospektüste belirtilmeyen hiçbir canlı türüne uygulanmaz.

2. Anneden geçen maternal antikorların (MDA) varlığından MLV aşıların sağlayacağı immunitenin zamanla bloke olacağı biliniyor. Aynı durum inaktif aşılar içinde geçerli mi?

Evet. MDA varlığında inaktif aşıların blokajı söz konusudur. Çoğu inaktif aşı birbirini izleyen iki aşılama gerektirir ve uygulanan ilk aşı MDA tarafından blokaja uğrarsa, daha sonra yapılacak olan ikinci doz yeterli immunizasyon sağlamayacaktır. Böyle durumlarda 3. bir tekrar aşılamaya ihtiyaç vardır. MLV aşılar için durum biraz daha farklıdır; MDA olmadığı durumlarda hedeflenen düzeyde immunizasyon ve korunma için tek doz aşılama yeterlidir aksi belirtilmediği sürece (örn: kedi karma aşılarında seri aşılama gerekebilir) seri aşılama dozlarına gerek duyulmaz. Bu sebeple aşı programındaki son tekrar dozu, maternal antikorların artık aktif olmadığı, 16 haftalık yaşta veya daha sonra önerilir. Yine aynı sebepten yeterli korunma sağlayabilmek amacıyla 16 haftalık yaşa kadar belirli aralıklarla MLV aşılar uygulanır.

3. Köpek karma aşıların yavru köpeklere birbirini izleyen iki doz halinde yapılması ve son dozun 10. haftada tamamlanması durumunda yeterli koruyuculuk sağlandığı söyleniyor. Doğru mu?

Her ne kadar bazı köpek karma aşıları “erken sonlandırılabilen” aşılar olarak lisanslı olsa da, VGG (Aşılama Kuralları Grubu ) bunun en büyük sebebinin köpek yavrularının erken sosyalizasyonuna verilen önem olarak kabul etmektedir. VGG sosyalizasyonun önemini kesinlikle kabul etmekle beraber bunun immunolojik bir geçerliliği olması gerektiğini savunur. Şu an için yavruları son dozu 10 haftalık kadar erken bir yaşta uygulanmış olup koruyabilen hiçbir aşı (özellikle de CPV- kanlı ishal hastalığına karşı) yoktur. Bu sebeple VGG köpek yavruları 16 haftalık yaş ve sonrasına gelene kadar, daha önceden uygulanan doz sayısından bağımsız olarak, düzenli aralıklarla aşılama önerir. VGG, 16 haftalık yaştan küçük yavruların sadece aşıları düzenli ve önerilen programla tamamlanmış köpeklerle temasını önerir.

4. Aşı uygulandıktan ne kadar zaman sonra hedeflenen bağışıklık seviyesine ulaşarak yeterli korunma sağlanabilir?

Bu süre aşı uygulanan hayvana, aşıya ve hastalığa bağlı olarak değişir; aşı yapılacak hayvanın sağlıklı, parazitlerinden arınmış ve bağışıklık sisteminin iyi olması gerekir. Kullanılacak aşı seçiminde uygun şartlarda depolanmış ve soğuk zincirinin bozulmamış olmasına dikkat edilmesi gerekir. Zira, Soğuk zinciri bozulmuş olan aşılar yeterli bağışıklık sağlayamaz ve koruyucu özelliğini kaybeder

En hızlı koruma CDV (köpek gençlik hastalığı) aşısından sonra başlar. Güçlü koruyucu yanıt saatler hatta dakikalar sonra başlar ve bir gün içerisinde tam olarak korunma sağlanır. CPV-2 (köpek kanlı ishal) ve FPV ( kedi panlökopeni) aşılarından 3 gün kadar sonra ilk bağışıklık gelişip tam korunma 5 gün sonra gelişir. Bunun aksine, inaktif bir CPV-2 veya FPV aşısının yeterli korunmayı sağlaması için 2-3 haftalık bir zaman gereklidir. CAV-2 aşısı parenteral olarak uygulandıktan ancak 5-7 gün sonra etkin olmaya başlar.

5. Köpek veya kedi aşılarında etkinlik açısından beklentimiz ne olmalı? Yapılan bu aşılar köpeklerimizi / kedilerimizi hastalıklardan ne kadar koruyabilir?

VGG ‘nin önerdiği program ve şartlar doğrultusunda hazırlanan ve uygulanan bir aşı programı doğrultusunda aşılar hedeflenen hastalıklara karşı, CDV, CPV-2, FPV ve CAV-2 için %98 ve üzeri koruma sağlarlar. Diğer yandan FCV ve FHV-1 için yüksek kontaminasyon riskine sahip hasta kedilerin çok yoğun olduğu ortamlarda %60-70 kadar bir koruma yüzdesine sahiptir. Bu oran hastalığın daha az görüldüğü ortamlarda veya ev kedilerinde yükselir.

6. CDV (Köpek Distemper Virüs) veya CPV-2 (Köpek Parvovirus) için aşılama ile korumanın sağlanamadığı herhangi bir mutantı (biyotip veya varyant) var mı? CPV-2 ‘nin yeni varyantı CPV-2c için için ne kadar bir koruyuculuktan bahsedebiliriz?

Hayır. Mevcut aşıların koruyamadığı bilinen bir mutant virus yok. VGG tarafından önerilen program ve şartlarda uygulanmış olan CPV-2 aşıları tüm varyantlar için (2a, 2b ve 2c) 4 yıla kadar uzun bir koruma sağlar.

7. Bazı CPV-2 (Köpek Kanlı İshal Hastalığı) aşılarının maternal antikor varlığında da koruyabildiği doğru mu?

Evet. Bazı belirli CPV-2 aşıları yüksek viral titrasyona sahip (aşı flakonu içerisindeki virus sayısı) olduğundan ve/veya daha fazla immunojenik izolatı olduğundan standart CPV-2 aşılarına göre birkaç hafta daha erken immunizasyon sağlarlar.

8. Kedi Lösemi Virüs (FeLV) aşıları tek bir doz ile yeterli koruma sağlayabilir mi?

Hayır. Tüm FeLV aşılarının yeterli koruma sağlanması için minimum iki doz uygulama gereklidir. Bu iki dozun en erken 8 haftalık yaştan başlayarak, tercihen 2-4 hafta aralıklarla uygulanmış olması gerekir. Sadece ilk aşılama için bu şartları sağlamış olan kediler devam aşılarında tek doz olarak aşılanabilir. İlk aşılamalar arasında 6 hafta veya daha fazla süre geçmiş olan kedilerin ilave 3. bir doz aşı ile yeniden aşılanması gereklidir.

9. FeLV aşısı ile düzenli olarak aşılanmış ve yeterli koruma titrasyonuna ulaşmış yetişkin kedilerin her yıl FeLV ‘e karşı aşılanması gerekli mi?

Hayır. Tekrar aşılama 2-3 yılda bir yapılabilir.

10. VGG Köpek Coronavirus aşısı için ne düşünüyor? Köpeklerde Corona aşısı uygulanmalı mı? Köpek aşı programında corona aşısı bulunmalı mı?

VGG, köpek coronavirus aşılarının koruyuculuğu ile ilgili yeterli bir kanıt olamaması ve köpekler için enterik coronavirüs ‘ün gerçek bir patojen olup olmadığının tartışmalı olmasından dolayı, yapılmasını önermiyor. Diğer yandan, varyant coronavirus etkenlerinin yavru veya yetişkin köpeklerde sistemik bazı hastalıklara neden olduğu saptanmış ancak mevcut coronavirus aşılarının bu hastalıklardan koruyup korumadığı henüz hala araştırma konusudur.

11. Daha önce hiç aşılanmamış yetişkin bir köpeğe tüm aşılar beraber yapılabilir mi?

Evet. Sağlıklı bir köpek eşzamanlı olarak yapılan tüm aşılara karşı yeterli yanıtı verip hedeflenen düzeyde bağışıklık oluşturabilir. Sadece dikkat edilmesi gereken prensip olarak; aşılar aynı enjektöre çekilmemeli ve her bir aşı farklı lenf yumrusunun hedefindeki farklı bölgelere uygulanmalıdır.

12. Kuduz aşıları tavşan, guinea pig gibi küçük memeli hayvanlara uygulanabilir mi?

VGG, aksi aşının kendi lisansında belirtilmediği sürece, kuduz aşılarının gelincikler hariç diğer küçük memeli hayvanlarda kullanılmasını önermiyor.

13. Kuduz hastalığına karşı henüz yeni aşılanmış olan bir yavru aşı geçmişi bilinmeyen başka bir kedi/köpek tarafından ısırıldığında ısırılma sonrası koruyucu doz (PEP) ile yeniden aşılanmalı mı? PEP uygulanmış bir hayvan birkaç hafta sonra yeniden ısırıldığında başka bir PEP uygulanması gerekir mi?

Yavru köpek / kedi kuduz hastalığına karşı uygun bir şekilde aşılandı ise kuduz virusuna karşı korunuyor anlamına gelir. Tekrar bir aşılama yapılmasına genellikle gerek yoktur. Ancak VGG kuduz hastalığının sık görüldüğü ülkelerde PEP uygulamasının hem yavrunun hem de insan sağlığının korunmasına yönelik riski önlemeye yardımcı olduğunu kabul eder. Bu sebeple, eğer veteriner hekim tarafından gerekli görülüyor ise, yapılmasında herhangi bir sakınca yoktur.

 

AŞI UYGULAMA PROSEDÜRLERİ İLE İLGİLİ GERÇEKLER

14. Farklı aşılar aynı enjektöre çekilip uygulanabilir mi?

Hayır. Aşı prospektüsünde belirtilmediği sürece, hiçbir aşı aynı enjektörde birleştirilemez.

15. Aşı programındaki farklı birkaç aşı aynı anda yapılabilir mi?

Evet. Aşı uygulanan hayvan sağlıklı olduğu sürece aynı anda çok sayıda aşı yapılabilir. Her bir aşının farklı lenf yumruları tarafından drene edilen enjeksiyon bölgelerine yapılması gerekir. 

16. Aşı reaksiyonlarını önlemek için küçük hayvanlarda daha az aşı dozları uygulanabilir mi?

Hayır. Aşı flakonu içerisindeki mevcut volüm ( genellikle 1 ml), üretici tarafından onaylanan ve bağışıklık oluşturan minimum dozdur. Bölünemez.

17. Büyük ırk bir köpeğe (Danua) ve küçük ırk bir köpeğe (Chihuahua) aynı doz aşı mı yapılır?

Evet. Uygulama dozu kilograma bağlı ilaçların aksine, aşılar minimum bağışıklık oluşturacak doza göre formüle edilirler.

18. Anestezi almış bir hayvana aşı uygulaması yapılabilir mi?

Anestezi altında aşıya aşırı duyarlılık, kusma ve buna bağlı aspirasyon pnömonisi gelişme riski bulunduğundan, mümkünse uygulanmamalıdır. Ayrıca anestezik maddeler bağışıklık sistemini baskılayıcı etki gösterdiklerinden aşılama sonrası yeterli koruyucu titrasyona ulaşılamaz.

19. Hamile kedi / köpekler aşılanabilir mi?

Aşı prospektüsünde aksi belirtilmediği sürece, kedilerde / köpeklerde gebelik süresince herhangi bir aşı uygulaması yapılamaz. Hamilelik durumlarında en uygun yaklaşım, gebelik öncesi rutin aşılama programının uygulanmasını sağlamaktır. Ancak gebelik planlandığında daha iyi koruma sağlaması amacıyla yapılan ilave aşılamaların hem korunmada hemde yavrulara kolostral antikor sağlanmasında eksta bir faydası da yoktur. Şayet, gebe kedi / köpek daha önceden hiç aşılanmadı ise ve salgın hastalıkların görüldüğü ( Köpek Distemper, Kedi Panlökopeni, vs) barınaklar gibi kontaminasyon riski yüksek mekanlarda ise hamile hayvana aşı yapılabilir.

20. Bağışıklık sistemini baskılayıcı glukokortikoid (kortizon) grubu ilaçlar kullanan hayvanlara aşı yapılır mı?

Yapılan araştırmalar doğrultusunda, aşı öncesinde veya aşı ile beraber immunsupresif etki gösteren yüksek dozlarda dahi uygulanan glukokortikoidlerin, aşılama yolu ile hedeflenen bağışıklık düzeyinde herhangi bir baskılayıcı etki göstermediği saptanmıştır. Ancak, kortizon kullanımı kesildikten en az 2 hafta sonra ilave bir doz aşılama önerilir.

21. İmmunosupresif veya sitotoksik etkili diğer ilaçlarla tedavi gören kedi/köpeklere aşı yapılabilir mi? (Kortizon hariç) (kanser tedavisi, otoimmun hastalık tedavisi vs)

Hayır. Bu hastalarda; MLV aşılar ile yapılan uygulamalarda hastalığın oluşma riski (Örn. Kanlı ishal aşısını takiben köpeğin kanlı ishal semptomları göstermesi), inaktif aşılar ile yapılan uygulamalarda ise, aşının etkili olmaması veya mevcut immun kaynaklı hastalığın seyrini ağırlaştırması muhtemeldir. Yüksek doz siklosporin tedavisi uygulanan kedilerde yapılan bir araştırmada; kullanılan ilaçların FPV (Kedi Panlökkopeni) ve FCV (Kedi Calicivirus) hastalıklarına karşı oluşturulan antikorlarda olumsuz herhangi bir etki göstermediği, diğer yandan FHV-1 (Kedi Herpes Virus, Kedi nezlesi), FeLV (Kedi lösemisi) ve kuduz aşılarına karşı alınan antikor yanıtlarında gecikmeye neden olduğu saptanmıştır.

22. İmmunosupresif tedavi bittikten ne kadar zaman sonra aşılama yapılabilir?

En az 2 hafta sonra tekrar aşılama yapılabilir.

23. Hastalık semptomları gösteren, hipertermik (yüksek ateş) veya stres altındaki hayvanlara aşı uygulaması yapılabilir mi?

Hayır. Hasta olduğu veya yüksek ateş tespit edilen hayvanlara aşı yapılması hem iyi bir uygulama değildir hemde aşı lisansına aykırı bir durumdur. Aşılar sadece sağlıklı hayvanlara uygulanmalıdır.

24. Hastalık açısından yüksek riskli bölgelerde veya yüksek riski bulunan hayvanlara aşı uygulamaları haftalık olarak yapılabilir mi?

Hayır. Aşı programında farklı aşılar kullanılsa bile, iki aşı arasında en az 2 hafta süre bırakılmalıdır.

25. Eğer yavru köpek / yavru kedi maternal antikorlara sahip değilse aşılama programına başlanabilir mi?

Pratik olarak bir yavrunun maternal antikor seviyesi ölçülebilir bir değer değildir. Bir yavrunun 16 haftalık yaşa kadar maternal antikorlara taşıyabilmesi için sadece kolostrum (ilk süt, doğum sütü) almış olması yeterli olabilir. Bu bilgiden yola çıkarak; ancak bir yavrunun hiçbir şekilde anne sütü almadığından emin olunursa ilk aşılamanın en erken 4 haftalık yaşta yapılabileceğini söylemek mümkündür. 4 haftalık yaştan önce uygulanan MLV aşılar yavrularda bazı patolojilere sebep olabilir. Kolostrum almamış yavrularda MLV aşıların 6 haftalık yaşta tek doz olarak uygulanması yeterlidir. 16 haftalık yaşta ikinci tekrar bir doz yapılması pragmatiktir.

26. Köpek yavrularına 4 haftalık yaştan önce aşı yapılabilir mi?

Hayır. Maternal antikorlara (MDA) sahip yavrularda immun sistemde MDA daha baskın olduğundan uygulanan MLV aşıyı baskılama eğiliminde olacaktır. Ayrıca hiçbir aşı lisansı bu durumu güvenlik açısından desteklememektedir.

27. Tekrarlı aşılarda son tekrar doz ne zaman olmalıdır?

Daha önce yapılan doz sayısından bağımsız, son aşı dozu 16 haftalık yaşta ve sonrasında yapılmalıdır.

28. VGG neden 12 haftalık yaştan önce kuduz aşısı yapılmamasını öneriyor?

Bazı kuduz aşıları 12 haftalık yaş ve sonrası için lisanslıdır. Ancak VGG, eğer beklemek mümkün değilse, yapılması için geçerli sebepler var ise 12 haftalık yaştan öncede aşılama yapılabileceğini bildiriyor.

29. MLV aşı uygulamasından kısa bir süre sonra inaktif aşı uygulaması yapılabilir mi?

Hayır. Yapılan inaktif aşı uygulaması yüksek etkili bir antikor yanıtına neden olacağından, MLV aşının nötralize edilmesine ve böylece MLV aşılama ile hedeflenen bağışıklığın önlenmesine sebep olur. Dolayısıyla, özellikle inaktif aşıların tekrar dozlarının yapılması gereken durumlarda, MLV aşıların inaktif aşılardan önce uygulanması gerekir.

30. İntranasal -IN (buruna damlatma yolu ile uygulanan) Bordetella aşı parenteral olarak uygulanabilir mi?

Hayır. IN Çiftlik Öksürüğü (Kennel Cough) modifiye canlı aşısının enjeksiyon yolu ile uygulanması şiddetli lokal reaksiyonlardan şiddetli ve ölümcül sistemik rahatsızlıklara (karaciğer yetmezliği gibi) neden olması muhtemeldir. Yine IN inaktif Bordetella aşının parenteral olarak uygulanması ise yeterli koruyucu yanıtın gelişmesini önler. Ayrıca inaktif Bordetella aşısına karşı şiddetli anaflaktik yanıt gelişebilir.

31. Burundan damlatma ile aşı uygulandıktan hemen sonra kedim / köpeğim hapşırdı. Aşının tekrar edilmesi gerekir mi?

Burundan uygulanan aşılar sonrasında hapşırma refleksi beklenen ve çoğunlukla yaşanan bir durum olduğundan üretici firmalar tarafından buna göre üretilirler. Dolayısıyla, uygulanan aşının tamamının burundan atılmadığı durumlar haricinde, hapşırma ile aşının kısmi kaybı hedeflenen bağışıklık üzerinde olumsuz bir etkiye neden olmaz.

32. Kedilere MLV FHV-1/FCV (Kedi Herpesvirus/Kedi Coronavirus) aşıları yapılırken alınması gereken ilave önlemler var mı?

Evet. MLV Kedi karma aşı uygulamaları esnasında kedilerin burun veya gözlerinin herhangi bir şekilde (direk temas veya hava yolları ile aşının solunması durumları) aşı ile teması halinde aşı içeriğindeki virusler kedide hastalık semptomlarının gelişmesine neden olabilir. Aynı şekilde, kediler yalanarak temizlendiğinden dolayı, enjeksiyon esnasında maniplasyon hatalarına bağlı aşı içeriğinin deri veya kıl örtüsüne bulaşması ve bu bölgenin yalanması yine semptomların başlaması için yeterli olacaktır.

33. Aşılama programında farklı üretici firmaların aşıları kullanılabilir mi?

Evet kullanılabilir. Ancak ilk aşılama programında farklı firmaların aşılarının farklı suşlar içermesi sebebi ile, tek bir markanın aşılarının kullanılması önerilir.

34. Aşılama öncesinde enjeksiyon bölgesi alkol gibi bir dezenfektanla temizlenmeli mi?

Hayır. Dezenfektanlar MLV aşı içeriklerini yok edebilirler. Aynı zamanda bugüne kadar yapılan çeşitli araştırmalarda aşılama bölgesinin alkol ile temizlenmesinin bir faydası saptanmamıştır.

35. Aşılar kedi / köpeğe tek doz yapılabilir mi? Tek doz uygulanan aşılar fayda sağlar mı?

Evet. Eğer hayvan 16 haftalık yaştan büyükse, tek doz olarak yapılan bazı MLV aşılar (CDV, CPV-2, CAV-2) (Canine Distemper Virus – Gençlik Hastalığı, Canine Parvovirus-Köpek Kanlı İshal, Canine Adenovirus – Köpek Enfeksiyöz Hepatitis, Çiftlik Öksürüğü) uzun dönem fayda için etkilidir. Ayrıca, daha önceki uygulanan aşılara bağlı kalmaksızın, 16 haftalık yaşı geçen bütün hayvanlara tek doz olarak MLV aşı uygulamasının yenilenmesi yeterli koruculuğun oluştuğunun garanti altına alınması için mutlaka önerilir. Bu durumun aksine, kedi solunum sistemi hastalıklarına karşı yapılan MLV aşılar (FCV ve FHV-1) (Feline Calicivirus ve Feline Herpes Virus) aşılarının ilk dozlarıdan 2-4 hafta sonra uygulanacak ikinci bir doz aşı ile desteklenmesi gerekir.

36. Eğer bir hayvana iki doz uygulanması gereken bir aşının (örneğin inaktif Leptospira, Bordetella, Felv – Kedi Lösemisi) ilk doz uygulamasından sonra 6 hafta veya daha fazla zaman geçmesine rağmen ikinci doz yapılmadıysa, tek doz uygulanan aşı korur mu?

Hayır. İki doz yapılması gereken aşıların tek doz uygulanması bağışıklık oluşturmaz. Bu aşılarda ilk doz bağışıklık sisteminin aktive ederek ikinci dozun bağışıklık oluşturmasına zemin hazırlar. Dolayısıyla ilk doz hiçbir zaman bağışıklık sağlamaz. Bu nedenle, herhangi bir sebepten ikinci aşının 6 hafta içinde yapılmaması durumunda ilk dozdan tekrar başlanması gerekir. Diğer bir deyişle, iki aşı arasında maksimum 6 hafta olacak şekilde aşıların tamamlanması gerekir. Bu program dahilinde uygulanan iki doz aşıdan sonra tekrarlarının yıllık veya yeterli mininum aralıklarla (örn. Felv için iki veya üç yıl) uygulanması gelişen bağışıklığın korunması açısından yeterli olacaktır.

37. MLV aşılar oda sıcaklığında saklanabilir mi?

Hayır. Sadece soğuk zincir şartlarında (2-8 oC) saklanan aşılar son kullanma tarihine kadar saklanabilir. MLV aşılar oda sıcaklığına geldikleri anda 1 saat içerisinde uygulanmalıdır.

38. Felv -Kedi Lösemisi ve/veya FIV -Kedi AIDS ‘i ile enfekte kedilerin aşılanması gerekir mi?

Öncelikle, FeLV ve/veya FIV ile enfekte kedilerin diğer kedilere hastalık taşımaması için evde diğer kedilerden izole olarak tutulması gerekir. Ancak, aşı gerekli olduğu durumlarda inaktif (MLV olmayan) ürünlerle aşılanabilir. Ancak bu kedilere FeLV ve FIV aşıları uygulanmamalıdır. Aşı uygulamaları klinik semptomlar gösterdikleri dönemlerde uygulanmamalıdır.

39. Aşılar kedilerde hangi bölgeden yapılmalı?

Kedi aşıları (özellikle adjuvantlı olanlar) sırt bölgesinden yapılmamalıdır. ABD de pratik olarak aşı uygulamaları için kabul edilen bölgeler mevcuttur: Kuduz aşıları için sağ arka bacağın, FeLV aşısı için sağ arka bacağın, kedi karma aşıları için ise ön bacakların vücuda en uzak bölgeleri seçilir. Alternatif olarak kuyruk ucu, yan göğüs veya batın duvarı tercih edilebilir. Kedi aşıları için hangi bölge seçilirse seçilsin, aşılar sadece deri altı uygulanmalıdır. Ve her bir aşılama bölgesi not edilip, bir sonraki aşı uygulamasının aynı bölgeden yapılması önlenmelidir.

40. Beslenme yetersizliği aşılara verilen immun yanıtı etkiler mi?

Evet. Araştırmalar, şiddetli vitamin ve mineral eksikliği (örn. Vitamin E/Selenyum) olan köpeklerde yeterli bağışıklık gelişmesine engel olduğunu gösterir. Aşı programına başlanmadan önce, eksikliği saptanan veya yetersiz beslendiğinden şüphe duyulan hayvanlar için seçilecek uygun bir beslenme takviyesi ile desteklenmesi, aşı programına başlandıktan sonra bir yetersizliğin gelişmesi halinde ise, önce takviyesi yapılıp sonrasında aşılara yeniden başlanması uygun olur.

41. Kolostrum (ilk ağız sütü) alamayan yavru hayvanlarda herhangi bir pasif bağışıklıktan bahsedilebilir mi?

Yavrunun kolostrum alamadığı durumlarda, anne hayvanın bağışıklık düzeyine bağlı olarak değişmekle beraber, doğumdan maksimum 24 saat sonra pasif bağışıklığın %95 oranında kaybedildiği söylenebilir.

42. Yavru hayvanlar kolostrum almadığı durumlarda maternal antikorlara sahip olmadılarına göre, aşı uygulamaları erken ilk haftalarda başlayabilir mi?

Hayır. Yavru kedi ve köpekler 4-6 haftalık yaştan önce aşılanmamalıdır. Belli bazı MLV aşılar, yavrular 2 haftalık yaşa gelmeden uygulandıklarında ve maternal antikor olmadığı durumlarda, uygulanan aşı santral sinir sistemi etkileyerek ve/veya sistemik hastalık oluşturak ölüme neden olabilir. Bu durum, yavru kedi ve köpeklerde ilk haftalarda termoregülasyon (vücut ısısı dengeleyebilme özelliği) sisteminin zayıf olmasından kaynaklanır. Böylece doğal ve kazanılmış bağışıklık önemli ölçüde bozulur.

43. Kolostrumdan yoksun ve aşı yapılamayacak yaşta olan yavruları hastalıklardan korumanın bir yolu var mı?

Evet. 1 günlük yavru hayvanlara veteriner hekim tarafından hazırlanacak “yapay kolostrum” takviyesinin ağız yolu ile verilmesiyle, 1 günlükten büyük yavrulara ise, yine veteriner hekim tarafından hazırlanıp parenteral olarak uygulanacak, yapay bir kolostrum türevi olan “immun serum”un verilmesi ile hedeflenen hastalıklardan aşı yapılana kadar korunabilir.

44. Köpekler kaç yaşa kadar aşılanmalı?

Hastalıklardan korunmanın hedeflendiği süre boyunca, ömür boyu aşılar önerilen aralıklarla düzenli olarak yapılmalıdır. Herhangi bir sebepten (aşılanmaya engel bir hastalık, uygulanan tedavi veya hasta sahibinin aşı uygulamasını tercih etmemesi gibi) aşı uygulanmayan hayvanlar için, yapılacak bir serolojik titrasyon ölçüm testi ile bağışıklığın seviyesi saptanarak karar verilmesi önerilir. Bu testlerin 10 yaşa kadar aşı tekrarının geldiği zamanlarda, 10 yaştan sonra ise yıllık olarak yapılması gerekir.

45. Daha önceden aşılanmamış yetişkin bir köpekte aşı programı nasıl olmalı?

MLV aşılar (köpek karma aşısı gibi) ve inaktif kuduz aşısı tek doz olarak, mevcut hastalık risk durumuna göre seçilecek diğer aşılar (Lyme, Bordetella, vs) 2-4 hafta aralıklarla ikişer doz olarak uygulanır. Köpek karma aşıların tekrarları 3 yılda bir, diğer aşıların yıllık olarak devam edilir.

46. Leptospira için önerilen aşı protokolü nedir?

Leptospira bakterin bir aşı olduğundan yavru köpekler için ilk aşılamada mutlaka 2-4 hafta aralıklarla iki doz aşı yapılması, sonraki tekrarlarının yıllık olarak uygulanması gerekir.

47. Daha önce aşılanmamış yetişkin kedi aşı programı nasıl olmalı?

Önceden hiç aşılanmamış veya aşı geçmişi bilinmeyen yetişkin kedilerde VGG (Veteriner Aşı Kuralları Grubu) MLV aşıların (Kedi karma aşısı : FPV, FCV, FHV-1) (Kedi Panlökopeni, Calicivirus, Kedi Nezlesi) iki doz olarak kuduz aşısının ise tek doz olarak uygulanmasını önerir. Tekrar aşılama (veya serolojik titrasyon kontrol testi )düşük risk grubunda ve FPV için üç yıl sonra, diğer hastalıklar için yıllık olarak önerilir. Diğer aşılar risk:fayda oranına göre bireysel olarak belirlenir.

48. Üst solunum yolu hastalığı belirtisi gösteren bir kediye aşı yapılır mı? Rhinotracheitis (FHV) ve/vaya Feline Calicivirus hastalığı (FCV) geçirmiş bir kedinin yine de aşılanması gerekir mi?

Eğer kedide aktif bir hastalık bulgusu var ise aşılanmamalıdır. Hastalıktan kurtulduktan sonra FCV ve/veya FHV karşı doğal bağışıklık gelişir. Ayrıca bu doğal bağışıklık aşı yapılması ile nötralize edilemez. Dolayısıyla, doğal bağışıklığa sahip bir kedinin aşılanmamasını gerektirecek bir bulgu yoktur. Üçlü bir kedi karma aşı FPV ‘e karşı da koruma sağlayacağından yapılması tercih edilebilir.

 

AŞI REAKSİYONLARI – AŞILARIN İSTENMEYEN ETKİLERİ İLE İLGİLİ GERÇEKLER

49. Kedi ve köpeklerin çok kısa aralıklarla ve çok fazla aşılanmasının bir riski var mı?

Evet. Aşılar bireysel ihtiyaçlar göz önüne alınarak üretilen medikal ürünlerdir. Gereksiz ve çok sık aşılama yapılması istenmeyen etkilere neden olabilir.

50. Yan etkileri olduğu bilinen belirli bir aşı veya aşı kombinasyonu var mı?

Bu durumu destekleyen herhangi bir bilimsel kanıt olmamasına rağmen, yan etkilerin gelişmesinin hayvanın genetik yapısı (örn. küçük ırk köpeklerde aşı reaksiyonlarının daha sık görülmesi) ile yakından ilgili olduğu düşünülmektedir. Ayrıca inaktif bakterin aşıların (Leptospira, Bordetella, Borrelia), MLV aşılara göre daha fazla sayıda tip 1 hipersensitiviteden sorumlu olduğuna inanılır. Yine bir inanışa göre, adjuvant içeren FeLV ve kuduz aşılarının kedilerde aşı yeri sarkomu (aşı kaynaklı sarkoma) sebebi olduğu öne sürülse de bunun doğru olmadığını gösteren çeşitli bilimsel bulgular vardır.

Son dönemlerde “Aşı yeri sarkomları” ile ilgili yapılan araştırmalarda, bilinenin aksine kedilerde enjeksiyon bölgesinde oluşan sarkomların sadece adjuvantlı aşılar sonrası değil, herhangi bir enjeksiyon ( antibiyotik, vs) sonrası da oluşma ihtimali olduğu bildirilir. Bu sebeple günümüz itibariyle artık ismi, “Enjeksiyon Yeri Sarkomu” olarak değiştirilmiştir.

51. Daha önce yapılan aşıya karşı reaksiyon gösteren (yüz ödemi, anafilaksi, enjeksiyon yeri sarkomu) veya immun kaynaklı bir hastalığa sahip  (otoimmun hastalık, pemfigus, lupus, vs) kedi ve köpekler aşılanmalı mı?

Böyle hayvanlar yeniden aşı zamanı geldiğinde ve aşı uygulanması zorunlu ise, öncelikle serolojik testlerle bağışıklık seviyesi ölçümü yapılır. Bu testler doğrultusunda seropozitif olduğu tespit edilirse, yeniden aşılanmasına gerek yoktur. Sadece bireysel tercihe bağlı yapılan aşılarda yeniden aşılama tartışmalıdır. Kuduz aşısı için antikor titresi saptanmalı, titrasyonun yeterli olduğu bilinen (>0,5 IU/ml) hayvanlar haricinde, gelişebilecek reaksiyonlara karşı önlem alındıktan sonra aşıları uygulanmalıdır.

Aşırı duyarlılık reaksiyonları gösterdiği bilinen ancak yine de aşılanması gereken hayvanlarda aşı öncesi antihistaminik ilaç kullanımı ve/veya glukokortikoid ilaçların (kortizon vs) anti-inflamatuvar dozlarda uygulanması ve aşı uygulamasını takiben 24 saat gözetim altında tutulması önerilir. Tip I hipersensitivite reaksiyonları büyük oranda aşı yapıldıktan dakikalar sonra ortaya çıkarken, diğer tip hipersensitivite reaksiyonları (II, III, IV) çok daha sonra (birkaç saatten birkaç aya kadar) görülebilir.

52. Küçük ırk köpeklerde aşılardan sonra daha fazla yan etki görülüyor. Bu önlemek için yapılabilecek bir şey var mıdır? Örneğin, aşılar küçük köpeklere daha küçük dozlarda yapılabilir mi?

Hayır. Aşılar diğer birçok ilaç gibi kilo hesabına göre uygulanmaz. Aşı flakonları içindeki doz bir hayvana bölünmeden uygulamak üzere hesaplanmıştır. Aşı dozları küçük köpekler için bölünemez, büyük köpekler için arttırılamaz. Bağışıklığı uyarmak için tam bir doza ihtiyaç vardır. 

53. Aşılar otoimmun hastalığa neden olur mu?

Aşıların kendileri otoimmun bir hastalığa neden olmazlar. Ancak genetik olarak bir predispozisyon (yatkınlık) var ise, otoimmun hastalıkları tetikleyebilir. Bu durum sadece aşılar tarafından değil, diğer birçok faktör (ilaç, enfeksiyon, çevresel faktörler, vs) tarafından aynı mekanizmayla gelişebilir.

54. Aşılarda yan etki görülme oranları nedir?

Oluşması muhtemel yan etkilerin oranları, görülme sıklıkları ile ilgili kesin bir cevap yoktur. Bu durum veteriner hekime, hasta sahibine, aşı üreticisine ve yerel bakanlıklara bağlı değişir. Günümüzde artık genel olarak tüm dünyada kullanılan aşıların oldukça güvenli oldukları ve çok düşük yüzdelik oranlarda yan etki gösterdikleri kabul edilir. Bireysel fayda:zarar oranlarına bakıldığında; hastalıklara karşı koruyucu faydaları, yan etki gösterme risklerinden çok daha fazladır. ABD ‘nin önde gelen bir veteriner hastanesinde aşılan 10,000 köpekte yapılan bir araştırmada, aşılardan sonra 3 gün içinde yan etki (aşı bölgesindeki şişlikler dahil tüm reaksiyonlar) gösteren köpeklerin sayısı 38, 30 gün içinde reaksiyon gösteren köpeklerin sayısı 52 olarak bildirilmiştir. Bu çalışma neticesinde %0,9 ‘luk bu oran oldukça düşük bir rakamdır. 

55. Aşı yapıldığı halde hastalığa yakalanan kedi/köpek olur mu? Aşının kedide/köpekte tutmaması gibi bir durum var mıdır? ( Örn, Köpeğime karma aşısı yapıldığı halde kanlı ishal oldu.) 

Evet. Aşıların uygun koşullarda depolanması, genel aşılama takvimine göre aşılanmasına rağmen böyle bir ihtimal mümkündür.

Genetik bir özelliğe bağlı olarak, özellikle bazı ırklarda, “yanıtsızlar” olarak isimlendirilen kedi ve köpekler mevcuttur. Ve eğer bir hayvan aşıya karşı “yanıtsız” ise, CPV (köpek parvovirus) veya FPV (kedi gençlik hastalığı, kedi panlökopeni) ile enfekte olması durumunda ölüm riskinin yüksek olduğu söylenebilir. Çünkü bu hayvanların bağışıklık sistemi o virüsü tanımaz ve bir şekilde vücuda alınması (aşılama veya doğal yollarla) durumunda kendisini korumak için hiçbir yanıt geliştirmez. 

56. Köpek yavrularında seri karma aşı uygulamalarından sonra immunsupresyon (bağışıklık sisteminin zayıflaması) gelişir mi?

Evet. Karma aşı uygulamasından 3 gün sonra başlayarak, yaklaşık 1 hafta süren bir immunsupresyon görülür. Bu durum normal bağışıklık mekanizmasının bir parçasıdır ve klinik semptom göstermediği taktirde, normal bir durumdur. Eğer karma aşı içeriğinde MLV-CDV ve MLV-CAV-2 beraber bulunmuyorsa immunsupresyon durumu görülmez.

57. Aşılara karşı alerjik reaksiyon gösteren hayvanlarda önleyici ilaç kullanılabilir mi? Aşı alerjisi olan kedi ve köpeklerde steroidler (kortizon) kullanılabilir mi?

Evet. Yüz ödemi, pruritus (kaşıntı) gibi semptomların görülmesi halinde oral glukokortikoidler (örn. prendisolone) immunsupresif dozlarda olmamak kaydı ile, sadece anti-inflamatuvar dozlarda ve/veya antihistaminik ilaçlarla beraber kullanılabilir.

58. Aşılardan sonra kutanöz vaskülit gelişme riski var mı?

Evet. Aşı sonrası kutanöz vaskülit, genel sistemi etkilemeyen deri damarlarının yangılanması kaynaklı gelişen deri lezyonları, çok nadir ancak görünen bir durumdur. Kuduz aşılarından sonra gelişme oranı diğer aşılara göre daha yüksektir.

59. Aşılardan sonra deride alerjik reaksiyonların görülmesi normal mi?

Evet. Kedilerde aşı sonrası Tip I (yüz ödemi, kaşıntı) aşırı duyarlılık reaksiyonlarının görülme oranları köpeklere göre biraz daha fazladır.

60. Kedi sarkomlarının aşılar nedeniyle oluştuğunu nereden biliyoruz? Bu durumda nasıl başa çıkabiliriz?

Kedi enjeksiyon yeri sarkomu (feline injection site sarcoma -FISS), bölgeye daha önceden yapılan bir enjeksiyon nedeniyle gelişen özel bir durumdur. “Aşı yeri sarkomu” yanlış bir isimlendirmedir. Aşılarında içinde olduğu ve oldukça geniş bir yelpazeye sahip bu enjeksiyonlar, tümöral oluşumları tetikleyerek sarkomları oluşturururlar. WSAVA (Dünya Küçük Hayvan Veteriner Hekimler Birliği) Kuralları önerileri doğrultusunda, kedilerde aşı dahil yapılan tüm enjeksiyon bölgelerinin not edilmesi ve VGG ‘nin önerdiği enjeksiyon bölgelerinin tercih edilmesi kediler için bu noktada önemlidir. Çünkü ne yazık ki, sarkoma doğal yapısı itibariyle oldukça agresiftir ve %20 oranında metastaz yapma oranı vardır. Sarkomun tek tedavisi deneyimli hekimler tarafından cerrahi yollarla bölgeden uzaklaştırılması ve mümkünse, radyoterapi ve immunoterapi gibi, yardımcı tedavi yöntemleri ile hastaların desteklenmesidir.

61. Kuduz aşılarına karşı artan bir aşırı duyarlılık mevcut. Bunun nedeni nedir? Neden kaniş, terrier gibi küçük ırklarda daha fazla görülüyor?

Aşırı duyarlılık reaksiyonları herhangi bir aşıdan sonra görülebilir. Bunun sebebi, aşıların içeriğinde bulunan ve dominant bir antijen olan BSA (bovine serum albumin – sığır serum albumini)’dir. Günümüzde artık aşı üreticileri BSA içeriğini giderek sınırlamaktadır. Birçok ülkede hipersensitivite daha çok küçük ırk köpeklerde bildirilir. Bu durumun sebebi henüz tam olarak aydınlatılamasa da, genetik duyarlılık olduğu düşünülmektedir.

62. Neden bazı köpek çiftliklerinde CDV (Köpek Gençlik Hastalığı) ve CPV-2 (Köpek Kanlı İshal Hastalığı) nedeniyle ölümler çok oluyor?

Yaşanan bu kayıplarla ilgili en yaygın senaryo, köpeklerin yeterli aşılanmamasıdır. Damızlık annelerin gebelik öncesi aşılamalarındaki aksaklık nedeniyle anne sütünden yeterli MDA (maternal antikor) alamayan yavrular büyüyor ve bu yavrular arasında şiddetli salgınlar yaşanıyor olabilir. Bunun aksine, aşıların yapılması ancak WSAVA Klavuzunda belirtilen şekillerde (örn. 16 haftallık ve sonraki yaşlarda yapılması gereken son aşı dozu) yapılmaması gibi sebeplerden, anneden geçen maternal antikorların da yetersiz olmasıyla bağlantıı olarak hastalıklara karşı korunamıyor olabilirler. Tüm bunların haricinde ayrıca, hastalık nedeniyle kaybedilen köpekler gerektiği gibi aşılandığı halde, aşılara karşı genetik olarak “yanıtsız” olarak tabir edilen grupta olabilirler. (örn: Rottweiler, Dobermann). Yinede, iyi bir çiftlik yöneticiliği, hijyen ve iyi beslenmenin sağlanması, yaşanan bu kayıpların minimalize edilmesinde önemli rol oynar.

63. Modifiye edilerek canlılığı azaltılan bir virüs (MLV), yeniden canlılık kazanabilir mi?

Evet. Teorik olarak modifiye edilmiş bir virüsün tekrar canlılığını kazanması mümkündür ancak pratikte bu oldukça nadir bir durumdur. Ayrıca aşı üreticileri, aşıyı piyasaya sürmek için ruhsat almadan önce bu durumun yaşanmayacağını belgeler ve örneklerle ispatlamak durumundadır. MLV aşılar “enfeksiyöz aşılar” olarak isimlendirilen ve vücut içerisinde oldukça zayıf bir hastalık benzeri (ancak hastalık değil!) bir durum başlatarak (ki bunu vücut içinde çoğalarak yaparlar) bağışıklık oluşmasını sağlayan aşılardır. Örneğin, bir köpeğin parvo virus e karşı MLV aşı ile aşılanması durumunda dışkısından birkaç hafta boyunca parvovirus etkenlerini saçacak, ancak bu durum diğer köpekler için herhangi bir tehlike yaratmayacaktır.

64. Bazı yavru köpeklere örneğin 6 haftalık yaşta köpek karma aşısı (DHPPi) yapıldıktan sonra 7 haftalık yaşta kanlı ishal belirtileri gösterebiliyorlar. Henüz aşının üzerinden bir hafta geçmesine rağmen bu durum nasıl oluyor?

Aşılı yavru bir köpeğin hastalanmasının en büyük nedeni aşının yapıldığı sırada hastalık etkenlerinin zaten hali hazırla bünyesinde bulundurmasıdır. Bu yavrulardaki MDA düzeyi yapılan aşıyı inaktive etmeye yetecek düzeyde olup, hastalıklardan korumak için yetersizdir. Bunun iki sonucu vardır; yavrunun maternal antikorları, bünyelerinde gelişmekte olan hastalığa etkisiz kalacak, ancak aynı zamanda da yapılan aşıyı inaktive ederek hastalıktan da korunmasını engelleyecektir. Bu durumda hiç aşılanmamış gibi hastalık başlayacaktır.

65. Aşıların bilinen yan etkilerinin dışında, yıllık olarak uygulanmasının bir zararı var mı?

Aşıya bağlı gelişen yan etkiler oldukça enderdir. Yapılan bir araştırmada, aşılanan 10,000 kedi ve köpekten 30 köpek ve 50 kedi olmak üzere toplamda 80 hayvanda hafif-şiddetli yan etkiler kaydedilmiştir. Ciddi bir reaksiyon oluşma riski ise oldukça enderdir.

66. Bazı ırklar aşılara genetik olarak düşük yanıt verirler. Örneğin Rottweiler ırkı için aşılama sonrası hedeflenen bağışıklık seviyesi sağlanamayabilir. Bu gibi durumlarda nasıl bir aşılama programı yapılabilir?

WSAVA Aşı Klavuzu, “düşük yanıtlı” hayvanların belirlenmesi ile ilgili oldukça yararlı bir akış çizelgesi sunar. Öncelikle tüm yavrular, final dozları 16 hafta ve sonrasına gelecek şekilde aşılanmalıdır. Herhangi bir “düşük yanıtlı” hayvandan şüphe edilmesi halinde 20 haftalık yaşta serolojik olarak testi yapılır. “Düşük yanıtlı” veya “yanıtsız” hayvanlar sero negatif olarak belirlenir. Sero negatif olan hayvanlara bir doz daha aşı uygulamasını takiben yeniden test yapılır. “yanıtsız” ve “düşük yanıtlı” köpekler yeniden negatif olarak saptanacaktır. Bu noktada bu hayvanlar immunolojik olarak aşıya yanıt verme yeteneğinden yoksun olarak kabul edilmelidir. Bu hayvanlara artık başka bir aşı uygulaması yapılmasının bir faydası yoktur. Aşılamalar kesilir. Aynı zamanda yanıtsız olduğu saptanan bu hayvanların genetik olarak üremesinin engellenmesi ve hasta sahibinin işbirliği ile kısırlaştırılması uygun olur.

Acil Durumlar İçin Telefon:        0216 415 9501